Nesta Robert “Bob” Marley, 6 Şubat 1945 tarihinde Jamaika’nın Saint Ann şehrinde doğmuştur. Bob Marley 5 yaşındayken, annesi Kingston’a taşınmaya kararı almıştı ve orada Bob Marley ve ailesi, hayatı boyunca Bob’un en iyi dostlarından biri olan Bunny Livingston ve ailesi ile birlikte yaşamışlardır. Bob Marley ve Bunny, o yıllardan beri müzik ile içli dışlı olmuşlardır.
Bob Marley daha çok ‘reggae’ müzik türünde çalışmalar yapıp, reggae’yi sadece Jamaika sınırlarında kalmasını engelleyip bütün dünyaya duyurmuştur. Reggae müziğin kralı olarak tanımlanan Marley, hem gitarist, hem söz yazarı, hem de şarkıcı kimliği ile tam anlamı ile bir sanatçı olduğunuda ispatlamışdır. Profesyonel müzik hayatına ise The Wailers gurubu ile başladı. Bu grupta Peter Tosh ve Bunny Livingston’dan oluşuyordu. Daha sonra ki yıllarda Bu üç isimde solo çalışmalar yapmıştır.
Bob Marley, The Wailers gurubundan ayrıldıktan sonra üç kadın reggae şarkıcısının oluşturduğu bir müzikale katılmıştır. Bu gruptaki Juddy Mowatt, tecrübeli sanatçı için şu ifadeyi kullanmıştı; “Bob Marley’in şarkı sözü ve müzik altyapısı öylesine gelişmiş ki, kendisi bir müzik ansiklopedisi gibi”.
Bob’un şarkılarında politik ancak basit bir içerik vardı. “Catch A Fire”ı albümünü 1972 yılında yayımladı. Bu çalışmadan sonra 1973 çıkışlı “Burnin’”, 1975′te kaydedilmiş “Natty Dread” ve 1975 tarihli “Live” albümleri izledi. Bob’un en popüler şarkılarından biri olma özelliği öne çıkan “Get Up, Stand Up”, sosyal karmaşayı konu edinmektedir. ” No Woman, No Cry” gibi politik olmayan içerikte parçaları da bulunmaktadır.
Daha sonra ki yıllarında futbol oynarken ayak başparmağında açılan yaradan dolayı deri kanseri (melanoma) olduğu anlaşıldı. Bob, parmağının kesilmesini istemedi. Çünkü Rastafarianizm inancında mezara tek parça halinde girilmek istenmektedir. 1981 yılında hastalığı ağırlaşan Marley’in, son günlerini geçirmek için Almanya’dan ülkesi Jamaika’ya uçakla dönerken durumu son derece kritikleşti. Uçağı acil tıbbi yardım için Miami’ye iniş yapmak zorunda kaldı. Miami, Florida’daki Cedars of Lebanon Hastanesinde, 11 Mayıs 1981 tarihinde 36 yaşında hayata gözlerini yumdu. Son sözleri oğlu Ziggy’ye “Para hayatı satın alamaz” oldu. Ölmeden önceki ay kendisine ülke kültürüne katkılarından dolayı Jamaika’nın en büyük ödülü Merit verilmişti ama almaya ömrü yetmedi.
SÖZLERİ:
Aslında kadın su gibi bulunduğu kaba uyar. Kadınlardan şikayetçi olan erkek, hatayı kendi kalıbında aramalıdır.
Bir yıldız gibi kayarım hayatından, yapabileceğin tek şey; dilek tutmak olur.
Çogu seyi kazanırken bazı şeyleri kaybedersin. Hayatta öğle seçimler yapki kazandığın şeyler kaybettiklerine değsin.
Dünyanın en güzel ritmi, onun: senin ıçin çarpan kalbidir.
Eğer bu hayatta illa kıymet bilmek gerekiyorsa, sadece kendi kıymetini bil. Boşver be! Nasılsa her rüya güneşle sona eriyor.
Farkını yansıt, değiş, geliş, keşfedilmeyeni keşfet, yücelerin içinde yüksel. Sonunda tek ol!
Gördüğünü herkes sever, sen onda kimsenin görmediğini bulacaksın. Eğer gerçek aşk ıstiyorsan; ten’e değil, kalbe dokunacaksın.
Aslında tek sorunumuz; henüz onunla tanışalı bir kaç gün olmuşken ona seni seviyorum, diyebiliyor olmamızdır.
Belki de ilk önce yanlış insanlarla tanışmasaydık, doğru insanı bulduğumuzda onların değerini anlayamazdık.
İlk bakışta aşık oldun oldun adamım, yoksa ikinci bakışta kimin ne mal olduğunu anlarsın.
Tesadüf bir başlangıçtır, finali sen oynarsın perdeyi kader kapatır.
Mutlu mu olmak istiyorsun? Kimseden birşey bekleme.
Düşmanından çok dostundan sakın! Çünkü dostluk biterse; sana nasıl zarar verebileceğini en iyi dostun bilir.
Artık hep hayal ettiğimiz yeni bir başlangıcı değil; hiç düşünmediğimiz mutlu bir sonu istemeliyiz.
Babam bana dedi ki; bana ettiğini evladından çekersin. Babama dedim ki; babana yapmasaydın benden çekmezdin.
Eğer sevmediğin kişilerin yüzüne bakmak zorundaysan ve istesende kaçamıyorsan; gülümseyerek ağlamayı öğreniyorsun demektir.
Herşey yolunda gitmiyor bazen, ne yaparsan yap olmuyor yinede! En zoru da; bunlara rağmen gülümsemek zorunda kalmak işte.
Bakmayın insanların “beni çok sevecek birini arıyorum” demesine. Büyük bir sevgiye maruz kalınca hepsi kaçacak delik arıyor.
Güneş parlıyor, hava güzel, ayakların dans etmek istiyor; ama yine de aklının bir kenarında dursun: Birileri şu an acı çekiyor.
Aslında sürekli tebessüm edenler, içten içe acı çekenlerdir. Unutma, her gülen yüz mutluluk ifadesi değildir!
Belki de ayrılık, yeterince sevmeyenler için bir sondur. Çünkü, bittiğinde gitmek kolay; ama aşk ayrılıkta belli olur.
Sevgilin olabilecek birçok insan olabilir; ama unutma ki, Sevdiğin olabilecek insan bir tanedir.
Ayağa kalk, dik dur, hakların için karşı dur. Ayakta dur, dik dur, mücadeleyi bırakma.
Herşeyinle seversin, tüm gücünle belki; ama yine kaybedersin. Neden mi? Çünkü her ‘seviyorum’ diyeni adam zannedersin.
Erkek yada kadın ikisinin de bildikleri doğrudur; ama kadının tahmin ettiği herşey, erkeğin emin olduğu şeyden daha doğrudur.
Belki de hepimiz hiç düşünmeden kalbimizin en iyi kısmını vermişizdir. Hemde karşılığında bizi düşünmesi bile zor olanlara.
Aslında herkes sevdiği insana bakarmış gibi hayata baksa; belkide hayat, bu kadar acı vermekten vazgeçerdi insanlara.
Evet belki de haklısın, sıfır’ın gücü yoktur. Ama unutma ki, sıfır’ın kaybedecek bir şeyi de yoktur!
Dünyayı daha kötü hale getirmeye çalışanlar bir gün bile durmazken, ben nasıl durayım?
Milleti iyileştiren ottur, yok eden alkoldür.
Karşılıklı sevgi aşkı, platonik sevgi insanı öldürür.
Giderek terbiyesizleşiyorsan, hayatın ne mal olduğunu anlıyorsun demektir.
Baktın hayatın tadını çıkaramıyorsun; tadını kaçıranı, hayatından çıkar.
Kurtarın kendinizi zihinsel kölelikten kendimizden başka kimse özgür kılamaz aklımzı korkmayın atom enerjisinden falan hiçbir şey durduramaz zamanı çünkü.
Sadece çocukken güler insan, diğerleri gülmek değildir. Çünkü insan büyüdükçe komikliklere değil, acılara gülmeyi öğrenir.
Gerçek şu ki; herkes seni incitecek. Yapman gereken tek şey; acı çekmeye değer birini bulmak.
Kendi kendime konuştuğum kadar, kimseyle konuşmuyorum. Sebep delilik değil, sadece bilirim ki insanı sadece en iyi kendi dinler.
Hayatımda kimse yok; ama sorun değil. Çünkü sen aşkı basitleştirenlerden birisin, bense yalnızlığın hakkını verenlerden.
Gülmek her zaman mutlu olmak için değildir. Bazen öyle gülmeler vardır ki; en büyük acıları gizlemek içindir.
Kaynak; www.kumbara.org
www.guzelsozlerin.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder