Yavuz Sultan Selim'in Liderlik Sırları


Yavuz Sultan Selim Osmanlı sultanlarının dokuzuncusu ve İslam halifelerinin yetmiş dördüncüsü.

Saltanatı: 1512-1520
Babası: II. Bayezid Han - Annesi: Aişe Hatun
Doğumu: 10 Ekim 1470 Vefatı: 22 Eylül 1520

Amasya'da doğdu. Küçük yaştan itibaren Kur'an-ı Kerim, tefsir, hadis ve fıkıh dersleri yanında yüksek fen ilimlerini de öğrendi. Çok çevik ve zeki olup ok atmak, güreş tutmak ve kılıç kullanmak hususunda maharet sahibiydi. Arabi ve Farisi'yi mükemmel bir şekilde konuşurdu. Babası II. Bayezid padişah olduktan sonra , askeri sevk ve idare ile devlet yöneticiliğini öğrenmesi için Trabzon'a vali tayin edildi.

Yavuz Sultan Selim Trabzon valisi iken, Şah İsmail'in (1502-1524) siyasi-dini faaliyetleri ile Osmanlı Devleti için çok büyük bir tehlike arzettiğini görüyor ve ona göre tedbirler düşünüyordu. Hatta zaman zaman bu devlet üzerine küçük çapta akınlar da yapıyordu. Nitekim, 24 Nisan 1512'de babasının yerine geçince de ilk seferini, Osmanlı Devleti'ni önce bölüp parçalama, sonra da yıkma emellerini güden Safeviler üzerine yaptı. İstanbul'da Eyüp ve diğer mübarek kabirleri ziyaret ederek zafer duaları yaptıktan sonra ordusuyla harekete geçen Selim Han günlerce yol aldıktan sonra nihayet 23 Ağustos 1514'de Çaldıran Ovası'nda Safevi ordusuyla karşılaştı. Yavuz ve ordusunun kudretiyle ateşli silahların üstünlüğü sayesinde Osmanlılar parlak bir zafer kazandı. İran ordusunun büyük bölümü imha edilirken bir çok Safevi kumandanı ile Şah İsmail'in zevcesi esir alındı. İran'ın baş şehri Tebriz'e giren Yavuz Sultan Selim Han, şehirdeki camileri tamir ettirdi ve halka huzur verdi.



Bu zafer ile Osmanlı hududu Fırat'tan Azerbeycan'a ve İran içlerine kadar uzadı. Yavuz Sultan Selim ikinci seferini Memlüklüler üzerine yaptı. Bu seferin asıl sebebi Memlüklülerin Osmanlı Devleti'nin kuvvetlenmesinden endişe ederek şii Şah İsmail ile ittifak içerisine girmesi idi. Şah İsmail'i bir darbede saf dışı bırakan Cihangir padişah bu defa da yıldırım sureti ile Mısır ordularını 24 Ağustos 1516'da Mercidabık ve 26 Mart 1517'de Ridaniye'de kazandığı zaferler ile perişan etti. Artık Memlük Devleti kalmamış, bütün Arap ülkeleri Osmanlı hakimiyetine girmişti. Bu durum üzerine Mekke ve Medine emiri mukaddes şehirlerin anahtarlarını "Hakimü'l Harameyn" ünvanı ile Yavuz Sultan Selim'e takdim etti. Ancak dindar padişah bu ünvanı "Hadimü'l Harameyn= Mekke ve Medine'nin hizmetçisi" şekline çevirirek aldı ve evlatlarına böyle miras bıraktı.

İki büyük seferin zaferle neticelenmesinden sonra bilhassa donanma faaliyetlerine hız veren Yavuz, devrin büyük alime Kemal-paşazade'ye niyetinin feth-i Efrenciye yani Avrupa olduğunu bildirmişti. Ancak yüce Hakan'ın Eyüp Türbesi'ni ziyaretle başladığı bu seferine yakalandığı amansız bir şirpence hastalığı mani oldu. Vefat etmeden önce musabihi Hasan Can kendisine Hakk'a teveccüh etmesini söyleyince "Bunca zamandan beri bizi kiminle biliyordun. Cenab-ı Hakk'a teveccühte bir kusur mu gördün?" buyurarak Yasin-i Şerif okunmasını istedi. Kendisi de okurken ruhunu teslim etti. Naşı kendi adı ile anılan camiin avlusundaki türbededir.

Osmanlı Devleti'nin topraklarını iki buçuk mislinden fazla genişletti. Babasından devraldığı 2,373,000 kilometrekarelik olan ülke toprakları onun zamanında 6,557,000 kilometrekareye çıktı.Devlet işlerinde kesin niyet ve kati programla hareket eden Selim Han, herhangi bir devlet işini fiiliyata koymadan evvel muhtelif yollarla onun hakkında alim, vezir ve sair ilgililerin fikirlerinden istifade eder ve günlerce düşünür, nihayet son kararını verdikten sonra ondan dönmez ve bu kararın aleyhinde söz söyleyenleri en şiddetli şekilde cezalandırırdı. Muntazaman bir casus teşkilatı vardı. Bu sayede gerek memleket dışında ve gerek içeriden devamlı bilgi alırdı. Mühim işlerde bizzat tahkikat yapardı.

İhtişam ve debdebeye ehemmiyet vermez, sadeliği sever ve sade giyinirdi. Kendisi için fazla para sarfıyla köşk ve lüks şeyler yapılmasını istemezdi. Bir defasında oğlu Şehzade Süleyman çok süslü bir elbiseyle huzuruna girince; "Süleyman annen ne giysin?" (Başka bir rivayete göre "Anana giyecek birşey bırakmamışsın.") diyerek sitem etmişti. Hazinenin devamlı dolu olmasına dikkat ederdi.

Sultan Selim Han evliyaya rağbet eder onların sonbetlerine katılmayı bulunmaz bir nimet sayardı. Devamlı; "Padişah-ı alem olmak bir kuru kavga imiş - Bir veliye bende olmak cümleden ala imiş." buyururdu. Yavuz Sultan Selim'in Şam'da Salihiyye'de Muhiddin-i Arabi'ye yaptırdığı camii, imaret ve türbeden ve bir de Konya'da Mevlevi tekkesine getirdiği sudan başka bir hayır yapmasına vakti ve zamanı müsait olmamıştır. Hatta başlattığı camiinin bile yalnız temellerini attırabilmiş fakat tamamlayamamıştı.



Yavuz Sultan Selim Han Devri Kronolojisi

26 Mays 1512        : Sultan İkinci Bâyezîd’in vefât etmesi.
20 Mart 1514         : Sultan’ın İran seferine çıkması.
13 Temmuz 1514   : Osmanlı ordusunun Safevî topraklarına girmesi.
14 Ağustos 1514    : Yeniçerinin isyânı.
23 Ağustos 1514    : Osmanlı ordusunun Çaldıran zaferini kazanması.
 6 Eylül 1514         : Yavuz Sultan Selîm’in Tebriz’e girmesi.
15 Eylül 1514         : Sultan’ın Karabağ’a dönmek için hareket etmesi.
19 Nisan 1515       : Sultan’ın Amasya’dan Kemah seferine çıkması.
19 Mayıs 1515       : Kemah kalesinin fethi.
12 Haziran 1515    : Turnadağı zaferi ve Dulkadir beyliğinin Osmanlı topraklarına katılması.
19 Eylül 1515         : Diyarbakır kalesinin fethi.
26 Nisan 1516    : Sadrâzam Hersekzâde Ahmed Paşa’nın azli ile sadârete Hadım Sinân Paşa’nın getirilmesi.
 5 Haziran 1516     : Sultan’ın Mısır seferine çıkması.
18 Ağustos 1516    : Ayıntab kalesinin teslim olması.
19 Ağustos 1516    : Besni kalesinin teslim olması.
24 Ağustos 1516    : Mercidâbık zaferi.
28 Ağustos 1516    : Sultan’ın Halep’e girmesi.
19 Eylül 1516         : Hama’nın teslim olması.
21 Eylül 1516         : Humus’un teslim olması.
27 Eylül 1516         : Sultan’ın Şam’a girmesi.
15 Aralık 1516       : Sinân Paşa’nın Han-Yunus zaferini kazanması.
30 Aralık 1516       : Sultan’ın Kudüs’e girmesi.
 2 Ocak 1517         : Yavuz’un Gazze’ye girmesi.
22 Ocak 1517        : Ridâniye zaferi.
24 Ocak 1517        : Kâhire’nin fethi.
 4 Şubat 1517       : Yavuz Sultan Selîm’in büyük bir törenle Kâhire’ye girmesi
30 Mart 1517         : Mısır sultânı Tomanbay’ın yakalanması.
 6 Temmuz 1517    : Mukaddes emânetlerin Hicaz’dan Sultan’a gönderilmesi.
15 Temmuz 1517   : Osmanlı donanmasının İstanbul’a dönmesi.
10 Eylül 1517         : Sultan’ın Mısır’dan Suriye’ye hareket etmesi.
25 Ocak 1518        : Pîrî Mehmed Paşa’nın sadârete tâyini.
24 Nisan 1518       : Lübnan’da çıkan bir isyânın bastırılması.
 6 Nisan 1518        : Sultan’ın Halep’ten İstanbul’a hareket etmesi.
25 Temmuz 1518   : Yavuz Sultan Selîm Han’ın İstanbul’a gelmesi.
18 Temmuz 1520   : Yavuz Sultan Selîm’in son seferine çıkması.
21/22 Eylül 1520    : Selîm Han’ın vefâtı.
Kaynak;www.bizimsahife.org

Lİderlik Sırları Blog

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder